Examples of using Klima in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
TV, buzdolabı, klima. Büyük oda!
Özellikle eski klima sistemlerinde.
Tıpkı klima gibiymiş fakat biraz salamlısı.
Klima ile Papa arasından klimayı tercih ederdim.
Ama efendim, o odadaki klima çalışmıyor.
Klima sistemimiz… bu kadar gay bir parti için yapılmadı.
Klima istiyorum ama Wally bunun son derece gereksiz olduğunu söylüyor.
Üzgünüm. Aptal dijital klima.
Klima faal gibi görünüyor.
Klima sistemimiz… bu kadar gay bir parti için yapılmadı.
Klima tamir edenlerin elit kardeşliğine katılmaya hazır mısın?
Bizim durumumuzda, silecek, klima ve radyo.
Üzgünüm. Aptal dijital klima.
Klima fabrikası. 18. cadde ile Nelson arasında.
Klima ha? Diğer insanlar gibi yaşadığını düşünmüştüm?
Babam klima satan bir şirkette çalışıyor.
Uçak tıklım tıklımdı ve klima bozuktu.
Evet…- Klima….
Ya da klima içine yerleştirilmiş bir gizli kamera.
Işıklar ve klima akşam altıda otomatik olarak kapanır.