KOMŞU in English translation

• neighbour
• next
• adjacent
• door
• neighbourhood
• neighbor
• neighboring
• neighborhood
• neighbouring
• neighbors

Examples of using Komşu in Turkish and their translations into English

Yan Komşu Çocuk'' adlı şarkım için aldığım ilk Spotify çekim.
My first Spotify check for my song, 7he Boy Next Door.

Pekala, yöre sakinleriyle konuşmak için komşu köye gidiyoruz.
All right, we're going over to the next village to talk to some locals.

Çoğu cumartesi sabahını komşu çocuklarıyla oyun kurucu pozisyonunda basketbol oynayarak geçirirdi.
He spent most Saturday mornings playing point guard with the neighbourhood kids.

Bunu yan komşu bayan Fujii verdi.
Mrs. Fujii next door gave us this.

Çoğu cumartesi sabahını komşu çocuklarıyla oyun kurucu pozisyonunda basketbol oynayarak geçirirdi.
Playing point guard with the neighbourhood kids. He spent most Saturday mornings.

yaşayamaz ama yandaki komşu.
live in the apartment, but next door.

Komşu kavgalarını çözmek isteyenler onun adını kullanıyor.
People who want to solve neighbourhood rows in his name.

Adı'' Yan Komşu Çocuk.
It's called"The Boy Next Door.

Komşu kavgalarına kim hakemlik yapacak?
Who will referee the neighbourhood feuds?

Söyleyemem.- Yan komşu.
Next door.- I can't say.

Kahraman komşu.
Neighbourhood hero.

Anne!- Holly Alter, yan komşu.
Ma! She lives next door.- Look, Holly Alter.

Siktir! İşte komşu geliyor!
Shit. Here comes the neighbourhood.

Anne!- Holly Alter, yan komşu.
She lives next door. Ma! Look, Holly Alter.

Anne!- Holly Alter, yan komşu.
She lives next door.- Look, Holly Alter…- Ma!

Hangi komşu?- Kayla LeSeur.
WHICH NEIGHBOR?- KAYLA LeSeur.

Sari saçli komşu.
BLOND-HAIRED NEIGHBOR.

Evet. Seninle tanıştığıma memnun oldum, komşu.
WELL, VERY NICE MEETING YOU, NEIGHBOR.

insanlar'' Naber komşu'' diye bağırır!
people sparring HOWDY NEIGHBOR!

Bir süre daha buralarda olacağım, komşu.
I will BE AROUND FOR A WHILE, NEIGHBOR.