Examples of using Kulüp in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Kulüp beni çok meşgul ediyor, biliyorsun.
Kulüp dışında, hayatını değiştiren o gece.
Haziran 2013te ise kulüp ile anlaşarak sözleşmesini çift taraflı fesh etti.
Kulüp üyelerinin bir listesi.
Kulüp toplantısına ne oldu?
Abin bana bir aylık kulüp aidatı borçlu, öyle değil mi?
Kulüp ile iki yıllık bir sözleşme imzaladı.
Kulüp işinde mutlaka biraz espri anlayışı olmalı.
Kulüp turu mu yapacaksın?
Bu, kulüp tarihinde ligde alınan en büyük yenilgiydi.
Kulüp ve ailesi hakkında.
Bugünkü toplantı kulüp üyelerine özel.
Kulüp açısından bakınca, ne diyebilirsin?
Kulüp Gazel, Vadide.
Kulüp Kraliçe Kanlı Burun'' değil miydi?
Kulüp üyesisin!
Kulüp üyesi olmak, olaylar karşısında heyecana kapılmak demektir.
Kulüp adına en derin özürlerimi iletiyorum.
Kulüp dışından biri değildi.
Kulüp için geldik.