Examples of using Kumların in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Wyatt dönünce kumların yuttuğu şehirde onun yanında olacaksın.
Kumların yuttuğu şehir orada bulunmuştum.
Kumların olayı nedir?
Kumların içinde kaybolduk.
Ve bu kumların geldiği derinlik ne kadar?
Kumların fırtınası.
Kumların ve kayaların tanrısı!
Zaman bilginin kumların tarafından gömüldü keşfedin.
Kumların üstüne oturup denizi seyrettim… Bunun dışındaki şeylerin birbiriyle alâkası yok.
Kumların altında kalmış şeyleri çıkaranlar.
O masa süprüntüsü bu kumların neye benzediğini bile bilmiyordur.
Kumların kaydığına şüphe yok.
Senin adın kumların üstüne yazılacak dalgaların silip götürmesi için.
Çırılçıplak kumların üzerine uzandığımızı.
Onun şehri kumların altında olacak.
Spartacus aşağıda, kumların üzerinde durduğunda gözlerinin içine baktım.
Kumların üstünde uyuyup, okyanusta oynadılar.
Kumların üstünde bir kayaya oturduk ve korkunu yatıştırdım.
Cumartesi gecesi kumların üstüne atmıştım.
Kanın kumların şerefini ayaklar altına alırdı.