LEZZETLIYMIŞ in English translation

• delicious
• tasty
• yummy
• good

Examples of using Lezzetliymiş in Turkish and their translations into English

Bu gayet lezzetliymiş.
This is pretty tasty.

Bu armut çok lezzetliymiş.
This pear is delicious.

Bu geyik eti çok lezzetliymiş.
This venison, it's very tasty.

Gerçekten lezzetliymiş.
This is delicious.

O dükkân en iyi kroketleri yapıyor. Lezzetliymiş.
Tasty. That store makes the best croquettes.

Bu gün gelecek misin? Lezzetliymiş!
Delicious.- Come on, let's do it today!

O dükkân en iyi kroketleri yapıyor. Lezzetliymiş.
That store makes the best croquettes. Tasty.

Git buradan! Bu çok lezzetliymiş… hem de besleyici.
This is delicious, Go away! and very nutritious… The ultimate food.

Beni çok dikkatlice dinlemeni istiyorum. Lezzetliymiş.
I want you to listen to me very carefully. Tasty.

Oh, canım! Lezzetliymiş.
Delicious. Oh, darling!

Telefonumu unutmuşum. Lezzetliymiş.
I forgot my phone. Tasty.

Oh, canım! Lezzetliymiş.
Oh, darling! Delicious.

Dediklerine göre, o kadar lezzetliymiş ki, çanağı çatlatıyormuş.
They say it's so tasty, it smashes the pot.

Kahve lezzetliymiş. Kahve lezzetliymiş.
Delicious coffee. Delicious coffee.

Kötü değil, lezzetliymiş.
This is not bad. Tasty.

Yoldaş Harris.- Lezzetliymiş.
Delicious. Brother Harris.

Bu çok lezzetliymiş.
It's tasty.

Çok lezzetliymiş.
That's delicious.

Eğitim lezzetliymiş.
Education tasty.

Lezzetliymiş lan.
This shit is tasty.