Examples of using Lucye in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Lucye? onu uykuya yatırmak zorunda kaldım. Seni uyandırmak için.
Lucye? onu uykuya yatırmak zorunda kaldım. Seni uyandırmak için.
Lucye? onu uykuya yatırmak zorunda kaldım. Seni uyandırmak için?
Lucye göre onun annesi benim.
Lucye dönebilirsin.
Ucu çok tehlikeli adamlara dokunuyordu ve kimse Lucye ulaşamıyordu.
Theresa, St. Lucye kabul edildin.
Bazı ekipmanları almak için Lucye gitmeliyim.
Öldükten hemen sonra şeytan Lucye geçti.
Sahip olduğun paranın yarısını Lucye verecek ve onu yalnız bırakacaksın
Şu an Lucye yardım etmek için yapabileceğimiz tek şey Cobbu bulmak, tamam mı?
Akşam yemeği için ona ve Lucye katılmamızı istiyor. Seni ve benim kasaba kulübünde.
Akşam yemeği için ona ve Lucye katılmamızı istiyor.
Kız kardeşi Lucye bakıcılık yapmak için geliyor ve Cumartesi gecesi şehirde bir otel odası tutuyoruz.
Belki başka insanlara mesela, belki Lucye yada belki babama ama bana değil.
Belki başka insanlara… mesela, belki Lucye yada belki babama…
Biri kızın Saraha, biri Lucye.
tek dediğim bu. Lucye ne olduğunu bulabiliyorsak bulmalıyız.
Sanıyorum bu sabah otoparkta yerde eski sevgilim Lucye benzeyen bir yağ lekesi gördüğümü ve hiç üzülmediğimi duymak hoşuna gider.
Verdiğim sözle Lucye bağlı olduğumdan,