MARKER in English translation

marker
işaret
mühür
işaretleyici
kalemi
keçeli kalemini
bir işaretleyici
market
pazar
piyasa
borsa
satışta
çarşıya

Examples of using Marker in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
The Magic Marker.
The Magic Marker.
Teşekkür ederim Bayan Marker.
Thank you Mrs. Marker.
Marker bir sorun çıkarmayacak.
Marker won't be a problem.
Elbette gözlemlemediniz, Bayan Marker.
Of course you didn't, Mrs. Marker.
The Magic Marker- CANLI!
Live!"The Magic Marker.
Marker Finans Raporlarının ortadan kaybolmasını?
When Marker Financials disappeared?
Bayan Marker mutfakta bazı işlerle meşgüldü.
Mrs. Marker was busy with some work in the kitchen.
Ve marker.
And marker.
Cherry Top, Sky Marker ve Whirligig.
Cherry Top, Sky Marker, and Whirligig.
Marker terfi edildi.
Marker's been promoted.
Şimdi nerede benim sekreterim, Bayan Marker?
Now where's my secretary, Mrs. Marker?
Adım Aaron Marker.
My name is Aaron Marker.
Pahalı marker, en yüksek kalite ekipman.
Expensive marker, top of the line equipment.
Yabanmersini kokulu marker.
Blueberry-scented marker.
Unutma, kamerayı kesinlikle görmeyecek. Hızlan! Marker!
Marker! Remember, don't let him see the camera!
Marker sorun çıkarmayacak.
Marker won't be a problem.
Jack Marker, güvenlik şefi!
His chief of security, Jack Marker!
Abraham Marker Utahlı bir kemancıymış.
Abraham Marker… He was from Utah. Occupation, violinist.
Bay Marker, siz şahsiyetini koruyan bir aslansınız.- Zamanı var daha.
Mr Marker… you're a lion protecting your pride. In time.
Pete Marker adam gibi adamdı.
Pete Marker was a hard man.
Results: 72, Time: 0.0268

Marker in different Languages

Top dictionary queries

Turkish - English