Examples of using Meredithe in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ama onunla evlenemeyeceğini söylermisin Meredithe Jasonın üzgün olduğunu çok üzgünmüş ama senle evlenemez ruben amca.
Ramon Amca, Jasonın özür dilediğini ve onunla evlenemeyeceğini Meredithe söyler misin?
Bütün gün çalışmak zorundayım ve sonra da mutlu bir baş nedime olup Meredithe koridorda eşlik etmeliyim.
Peki geçen gece Meredithe küfredip deli biri gibi merdivenlerden aşağı inerken amacın neydi?
Meredithe yakınlaşmak istiyorsan eğer o zaman bana gerçekten kur yapmak zorunda değilsin.
O gün öğleden sonra Meredithe çaya gittik,
Ellis Greye ölüm döşeğindeyken Meredithe göz kulak olacağımı söylediğimden bahsetmiş miydim?
İnan bana, Mickey Meredithe resmi göstermek için hazır olduğumuzda o kadar tatmin olacak ki sadece benim elimden almak için en az beş yüz bin ödemeye razı olacak.
Bu fırsattan istinaden, Bayan Caroline Meredithe… bu beyefendiyi, eğlencemiz adına… bu kulüpte öldürmesi için izin veren… Büyük Avın Başkanına teşekkür etmek istiyorum.
Bu fırsattan istinaden, Bayan Caroline Meredithe… bu beyefendiyi, eğlencemiz adına… bu kulüpte öldürmesi için izin veren… Büyük Avın Başkanına teşekkür etmek istiyorum.
Bu fırsattan istinaden, Bayan Caroline Meredithe… bu beyefendiyi, eğlencemiz adına… bu kulüpte öldürmesi için izin veren… Büyük Avın Başkanına teşekkür etmek istiyorum.
Meredithle ikinizin de yarışmayı kazanmak için gereksiz operasyonlar yaptığınız yazıyor.
Meredithten bahsediyoruz burada.
Sen daha annene baban ve Meredithten bahsetmedin, değil mi?
Meredithle tanışana kadar kız kardeşlerimin hiç biriyle aram iyi değildi.
Meredithten başka kimseye bir şey öğretmiyorsun.
Meredithle aranı düzeltmen için şeker jambonlu donat bunlar.
Meredithle, nasıl hissettiğini konuştuğuna dair bahse girerim.
Meredithle ikiniz benden çok daha uzun zamandır buradasınız.
Meredithle Derekin bebeği var. Sen desen, eski sevgilinle aynı evdesin.