MICHAELE in English translation

michael
micheal
mihail
mikail

Examples of using Michaele in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Michaele hep saygı duydum ama o artık
I have always looked up to Michael but he's gone
Bunun Michaelle ne ilgisi var?
What's this got to do with Michael?
Bayan Laemle, acaba bana Michaelle ilgili bir şeyler anlatabilir misiniz?
I wonder, Mrs. Laemle, Could you tell me a little something about Michael?
Michaeli gördüm, Elvisi gördüm… Hepsini gördüm.
I saw Michael, I saw Elvis, I saw everything.
Jane ve Michaeli bankaya götürmem için beni kandırdı.
Into taking Jane and Michael to the bank. She tricked me.
Telefonu ver. George Michaeli aramak istiyorum,
I want to call George Michael, tell him I'm okay.
Michaelin beni ne için kullandığına bakmak istememiştim.
What Michael used me for. I didn't want to look at it.
Biraz once Alexle Michaeli agacta otururken gordum.
I just saw Alex and Michael sittin' in a tree.
Gantla kalmamın, Michaeli korumanın… tek yolu olduğunu düşündüm.
I thought that staying with Gant… was the only way to protect Michael.
Lucifer ile Michaelle olan Kıyamette olan her şeyden haberin vardı.
You knew everything that was going on. The Apocalypse, with Lucifer and Michael.
Lucifer ile Michaelle olan Kıyamette olan her şeyden haberin vardı.
The Apocalypse, with Lucifer and Michael, you knew everything that was going on.
Neyse, az önce Randomdan Anne Michaelle telefon görüşmesi yaptım.
Anyway, I just got off the phone with Anne Michael at Random.
Biliyorsun, bazı insanlar büyübabanı arayıp Michaeli gördüklerini söylerlerdi.
You know people contact your grandad and say they have seen Michael.
Biliyorsun, bazı insanlar büyübabanı arayıp Michaeli gördüklerini söylerlerdi.
And say they have seen Michael. You know people contact your grandad.
Michael Scottun, sinirlerine hakim olamadıktan sonra kâğıt işini bıraktığını sanıyordum.
I THOUGHT MICHAEL SCOTT LEFT THE PAPER BUSINESS AFTER HIS NERVOUS BREAKDOWN.
Peşimizden gelmeye devam edersen Michael Scott Kâğıt Şirketi başarılı olamaz.
IF YOU KEEP COMING AFTER US, THE MICHAEL SCOTT PAPER COMPANY CANNOT SUCCEED.
Diğer taraftan Michael Scott Kâğıt Şirketi henüz bu ay yeni bir şube açtı.
THE MICHAEL SCOTT PAPER COMPANY HOWEVER, HAS OPENED A NEW BRANCH THIS VERY MONTH.
Sen ve Michael düğün resepsiyonunuzu tam burda gerçekleştireceksiniz.
YOU AND MICHAEL WILL BE CELEBRATING YOUR WEDDING RECEPTION RIGHT HERE.
Michael, eğer bu adamla evlenmezsen ben evleneceğim.
MICHAEL, IF YOU DON'T MARRY THIS MAN IMMEDIATELY, I WILL.
Peki Michael, yani Zephyr bu duruma nasıl tepki veriyor?
AND HOW DOES MICHAEL, I MEAN, UH, ZEPHYR, FEEL ABOUT THAT?
Results: 59, Time: 0.0231

Top dictionary queries

Turkish - English