Examples of using Mircea in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bu kral, Mircea.
Ekselans Mircea öldü!
His Highness, Mircea, is dead!Asilzade prens Mircea!
My noblemen, prince Mircea!Bu o, Mircea!
That's him, Mircea!Mircea hayatta olduğu sürece.
Ekselansları, Mircea öldü!
His Highness, Mircea, is dead!Mircea, ben senin tarafındaydım.
Mircea, I was by your side.Mircea Dumbraveanu, Tanıştığımıza sevindim.
Mircea Dumbraveanu, glad to meet you.Rovinede dedem Mircea, Beyazıdı yendi.
At Rovine, grandpa Mircea beat up Baiazid.Efendim, Mircea bu gerçeği anlayamıyor.
His Highness, Mircea, can't understand this truth.Eğer ben yoksam, Mircea size gösterir.
If I'm not here, Mircea will show you what to do.Mircea size gösterir. Eğer ben yoksam.
If I'm not here, Mircea will show you what to do.Salonta sınır karakolundan geliyoruz ajan Mircea Popovici.
We're from the Salonta Border Police. Agent Mircea Popovici.Adriana Hanganu.- Mircea Dumbraveanu, memnun oldum.
Adriana Hanganu.- Mircea Dumbraveanu, glad to meet you.Mircea Dumbraveanu, Tanıştığımıza sevindim.- Adriana Hanganu.
Adriana Hanganu.- Mircea Dumbraveanu, glad to meet you.Adriana Hanganu.- Mircea Dumbraveanu, Tanıştığımıza sevindim.
Adriana Hanganu.- Mircea Dumbraveanu, glad to meet you.Teknik adam ve eski futbolcu Mircea Lucescunun oğludur.
He is the son of former football player and manager Mircea Lucescu.Ben burada değilim Mircea ne yapmanız gerektiğini gösterecektir.
If I'm not here, Mircea will show you what to do.Natalia Gherman, Moldova eski Cumhurbaşkanı Mircea Snegurun kızıdır.
Born in Chișinău in 1969, she is the daughter of Mircea Snegur, the first President of Moldova.Sağlık bakanlığında ise Mircea Cinteza yerini Eugen Nicolaescuya bıraktı.
Eugen Nicolaescu replaced Mircea Cinteza as health minister.
