Examples of using Nakliyeyi in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Oradan sonra hapishane nakliyesi Alexandriadaki federal merkeze götürmüş.
Bildiklerimize dayanarak nakliyede 10 mahkum vardı diyebiliriz.
Bu Red Barclayin nakliyesi, her zamanki gibi yetişti.
Pilot, DRDlere Nakliyede izleme aygıtı var mı kontrol ettir.
Nakliye henüz elimize geçmedi ama o ayakkabılara ihtiyacım var.
Asteroid tarlasından bir Leviathan nakliyesi çıktı. Top menzilinin hemen dışında.
Eğer bu nakliyenin bir koluysa?
Bir kargo nakliyesi görevine gönderilmiştim ve kargom da oydu.
Diane nakliyenin izini sürebilmiş mi?
Eddie Braddock nakliyede bir çukuru havaya uçurup firar etti.
Neyin nakliyesi?
Posta yoluyla insan nakliyesi çok büyük suçtur.
Sağlık nakliyesi Paradisoya giderken Georgiada trenden alınmış.
Diğer nakliye rotaları -Irak ve Ürdünden geçen- çoktan tıkandı.
Nakliyeye ihtiyacı varsa.
Emirin nakliyesini anlat bana.
Nakliyeye, petrole artık ihtiyacımız yok.
Kyber nakliyesini durdurmak istiyor musun yoksa istemiyor musun?
Devam et. Mühendis Torenin nakliyesi, liman yapmak için izin istiyor.
Birisi bu nakliyenin geldiğini biliyordu.