ODUNLAR in English translation

• wood
• firewood
• pyre
• clods

Examples of using Odunlar in Turkish and their translations into English

Odunlar ziyan edilmemelidir.
No wood gets wasted.

Odunlar bu yıl hep ıslak.
The wood is all wet this year.

Sanırım topladığın odunlar nemliydi, Güçlü.
Perhaps the wood you collected was damp, Hefty.

Odunlar neredeydi?
Where was the wood?

Eesi, odunlar nerede Scooter?
Well where's the wood, Scooter?

Billy, odunlar nerede?
Billy, where's the wood?

Odunlar pahalı.
Logs are expensive.

Odunlar zemine yuvarlanmış olmalı.
Log must have rolled out onto the floor.

Odunlar bu yıl hep ıslak.
The wood's all wet this year.

Odunlar nerede?
Where's the wood?

Odunlar ıslak. Çabuk!
Hurry! The wood's wet!

Hey, neden odunlar için babana yardım etmiyorsun?
Hey, why don't you help your dad with the wood?

Peki bu boru ve odunlar,… sizin evinizden mi gelmiş?
And the pipe and the wood… that come from your place?

Bazen odunlar söner ve öylece dururlar.
Jack Sometimes the logs will go out and then they just sit there.

Max, odunlar nerede?
Max, where's the wood?

Bu odunlar onların.
The wood is theirs.

Neden odunlar için babana yardım etmiyorsun?
Why don't you help your dad with the wood?

Odunlar çok nemli.
The wood is too damp.

Şurada odunlar var.
There's some woods up there.

İşte odunlar.
Here are the firewoods.