Examples of using Ofisinizde in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ikamet veya ofisinizde bir konuyu tartışmak için.
Ikamet veya ofisinizde bir konuyu tartışmak için.
Ofisinizde karşılaşmıştık iki, üç kere.
Diyorum ki… ofisinizde buluşabilir miyiz?
Ofisinizde.- Peki, hepsi bu mu?
Şimdi hazır olun, ofisinizde sizi öldürebilecek bir şey var.
Şimdi hazır olun, ofisinizde sizi öldürebilecek bir şey var.
Peki şu kaçıklardan birine ofisinizde rastlamış olabilir mi?
Tamam. Ofisinizde olacağınıza emin misiniz?
Ofisinizde, bodrumda bulundu?
Ofisinizde olacağınıza emin misiniz? Tamam?
Yarın ilk iş ofisinizde olur ve emaneti alırım.
Sara Manning öldürüldüğü gün ofisinizde değildiniz öyle değil mi?
Ofisinizde yerde buldum, efendim.
Ya da belki direk burada, ofisinizde bıraktınız.
Bay Phelps ofisinizde değilsiniz.
Bayan Hanley burada. Ofisinizde bekliyor.
Pazartesi sabahı gerçek bir görüşme için tekrar ofisinizde olacağım.
Pope, Rehder ile birlikte ofisinizde.
O ve iki ajanımız ofisinizde vurulup öldürüldü.