OLEGI in English translation

Examples of using Olegi in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Anlıyorum ama Olegle bir ilişkiniz var, doğru mu?
I see, but you are having an affair with Oleg, yes?
Ve belki de Olege yardım edip, Sophieyle onları bir araya getirmek için.
And maybe to help Oleg and Sophie get back together.
Olegle Arkady tartışıyordu.
Oleg and Arkady were fighting.
Olegle ben ilgilenirim.
I can handle Oleg.
Olegin yardımı dokunacağını düşündüğü biriyim.
Someone Oleg thought could help.
Olegin gitmesi gerekti.
Oleg had to leave.
Tamam. Olege kesinlikle ahırda olmadığımı söylersiniz öyleyse.
All right, tell Oleg I'm definitely not in the barn.
Gerçi, Olegden alsam da olur.
I will get it from Oleg.
Olegin hala minivan almadığına inanabiliyor musunuz?
Can you believe that Oleg still won't buy the minivan?
Hiçbir şey Olege ait değil.
Nothing belongs to Oleg.
Prens Olege meydan okumaya neredeyse hazır olduğumu söylemeye geldim.
I came to tell you that I'm almost ready to challenge Prince Oleg.
Olege ihanet etmek istediğine inanmıyorum.
I don't believe you want to betray Oleg.
Odin adına söyle, Olegin senin için ne anlamı var?
What in Odin's name does Oleg mean to you,?
Prens Olegin seni sevdiğini mi sanıyorsun?
You think Prince Oleg loves you?
Olegin şimdi korkuları var.
Oleg is afraid now.
Kızlar, lütfen Olege burada olduğumu söylemeyin.
Oh, girls, please don't tell Oleg that I'm here.
Sophie, anlıyorum. Olegle ilişkiniz çok karmaşık o yüzden basitleştirelim.
Sophie, I understand your relationship with Oleg is complicated, so let's simplify it.
Peder Gregor Olegin cenazesi için geldi.
Father Gregor is here to bury Oleg.
Olege sorarız.
We will ask Oleg.
Olegin çaldığını düşündüm.
I thought Oleg had stolen.
Results: 57, Time: 0.0299

Top dictionary queries

Turkish - English