OMA in English translation

• oma
• om

Examples of using Oma in Turkish and their translations into English

Demek istediğin Omu ben mi ittim.
You mean to say I pushed Om to death.

Bana Omaymış gibi geldi.
Sounds like Oma to me.

Om genellikle istediği şeyi almaz.
Tom doesn't usually get what he asks for.

Çünkü Omu sevmiyordum ve sekse aşığım.
Just because I didn't love Om, and I love sex.

Om, Marye üzgün olduğunu söylemedi.
Tom didn't tell Mary he was sorry.

Şimdi de Romananın Omu parası için öldürdüğünü söylüyor.
But now they say that Ramona killed Om for his money.

Om, Mary için bir kolye almak istedi.
Tom wanted to buy a necklace for Mary.

Senin Omuna zarar vermeyecek.
He won't damage your Om.

Om da bunu yapması gerektiğini söylüyor.
Tom says he also needs to do that.

Omu duyuyor musun?
Do you hear the Om?

Om, Mary kadar sabırsız değil, değil mi?
Tom isn't as impatient as Mary is,?

Kumaş tüccarı Om Prakash… bana 4,000 rupi borç verdi.
Had lent me 4,000 rupees. Om Prakash, the cloth merchant.

Om patatesleri soyuyor, değil mi?
Tom is peeling the potatoes, isn't he?

Senin Omuna zarar vermeyecek.
He won't hurt your Om.

Om artık kimseye güvenmiyor.
Tom doesn't trust anyone anymore.

Omu duyuyor musun?
You hear the Om?

Om bencil bir adam, değil mi?
Tom is a selfish guy, isn't he?

Omu duyuyor musun?
Can you hear the Om?

Bu Omlara göre bir isim değil.
That's no name for an Om.

O bizim Omumuz değil!
He is not our Om.