Examples of using Pasifikteki in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Modifiyeli son model bir karavanla güneşin Pasifikteki dansına harika bir yolculuk yaparız demekle ne çok şey istemişim.
Pasifikteki Amerika güçleri… Moosoo Danri
Pasifikteki durum ABDnin zihnini kurcalayadursun donanma komutanları Atlantikteki taktiklerini yeniden gözden geçirme hevesindeydiler.
Kraliyet Danışma Kurulu Yargı Konseyi halen Karayipler ve Pasifikteki bazı eski kolonilerin en yüksek temyiz mahkemesidir.
Ancak Papua Yeni Ginede ve Melanezya ve Pasifikteki diğer adalarda buna dair kanıt buluyoruz.
Binden fazla insan iki bombanın patlamasıyla… öldü ve Pasifikteki savaş sona erdi.
sonra baskın rüzgarlara karşı bu tahta kanolarla Pasifikteki diğer adalara nasıl geçtikleri?
Pasifikteki adaların haritaları ve cazip Karnaval görüntüleri gezegenin çevresinde döndükçe, gözlerin arasından akan ışıklarla pencerelerin içinde bulunan, tavan ve tuğla duvarlar boyunca asılı pankartlar bulunan 64 Venedik Karnavalı maskelerini, dünyadaki adalara boyadı.
Örneğin Paleosen döneminde ortalama sıcaklık şimdikinden 3 derece fazlayken, Pasifikteki okyanus akıntılarının döngüsü farklıydı ve sürekli bir El Nino yaşanıyordu.
deniz savaşları yaparak İspanya ve Portekizin Pasifikteki ticari gücünü azalttı ve sonunda ufak bir liman olan Dejimada 1638 yılından
Baskının bir hedefi de Japonlarıı Amerika Birleşik Devletlerinin Pasifikteki niyetleri hakkında kafalarını karıştırmaktı, fakat bu plan Japonları Gilbert Adalarının
İtalyanın Müttefik kuvvetlerince işgal edilmesi ve Pasifikteki Amerikan zaferleriyle birlikte Mihver Devletler savaştaki kontrolü kaybetti ve tüm cephelerde geri çekilmek zorunda kalmıştır.
Bir şey kesin ki; pasifikteki müttefiklerimiz Ninja olarak bilinen gizemli öldürme sanatı kullanan… daha büyük olaylarla şaşırtan Japon istilacılar ile bir başka acımasız karşılaşmalarla zorlanıyor.
50li yıllarda atom bombası ve Hidrojen bombası yer üstü testleriyle gündemdeyken, Pasifikteki bir mercan adasında atom bombası patlatık ve birkaç yıI bekledik.
ünlü ve hırslı Samuel S. Chapman da vardı sadece iki hafta evvel Pasifikteki gücümüzü arttırmayı açıkça öneren.
Pasifikteki Galapagos adasının yakınlarındaki Hidrotermal deliklerin keşfiyle 30 yıllık arayışın içinde bu ilk adım oldu Silicer ile iletişime geçtiğimiz de İspanya nın Orta Atlantik Deniz Tabanının kayalıkların üzerinde ki fosiller de gizemli yaşam formları bulundu.
Güney Pasifikteki Tonga, Yeni Zelanda gibi ülkeler
Birleşik Devletlerin 6 Nisan 1917 tarihinde savaşa girmesiyle Çin konusunda sert ilişkiler içinde olan ve Pasifikteki etki alanlarını genişletme yarışına giren Japonya ve ABD aynı tarafta savaşmaya başlamışlardır.
teknelerinin gövdeleri boyunca dalgaların kırılmalarını izleyerek, Pasifikteki her ada grubunun; bir adli tıp uzmanının parmak izi okuyuşundaki, aynı kesinlik ile okunabilen, kendine özgü kırılma biçimleri olduğunu çok iyi bilerek, hisseden erkek ve kadınlar.
O da önce Boise nehrine gitti, sonra Kolombiya nehrine, sonra Kolombiyanın girişine, oradan Pasifik Okyanusuna sonra da Müthiş Pasifik Çöp Alanı olarak adlandırılan bu yere-- burası da Kuzey Pasifikteki dev pasifik girdabı, birçok plastiğin yüzdüğü yer-- sonra da lagüne geri dönüyorlar.