Examples of using Pawel in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
O gitar ucuz değil. Pawel.
Öyle değildi. Naomi ve Pawel onun büyükanne ve babasıydı.
Birlikte yaptık… tamam mı? Üzgünüm. Pawel.
Pawel burada mı?
Pawel. İki hafta önce onu kim ziyaret etmiş dersin?
Bir kayıt cihazı var. Beni ilgilendirmez fakat muhtemelen evinde- Pawel.
Lenin henüz hayattayken Moskovaya döndü kocası Pawel Schaftel ki, o da bir doktordu ve kızları Renateyle birlikte.
Bir kayıt cihazı var. Beni ilgilendirmez fakat muhtemelen evinde- Pawel.
official report Wudarski, Pawel 1999 Lehçe.
oyundan sonra final sıralaması: Wudarski, Pawel 1999 Lehçe.
Pawel Borowskinin yönettiği Polonya filmi'' Zero''('' Sıfır''), Romanyada düzenlenen Anonimul Bağımsız Film Festivali ödülünün sahibi oldu.
Paweli gördün mü?
Paweli gördünüz mü?
Pawel, buraya bak.
Seni asla bırakmayacağım Pawel.
Hayır Pawel, öyle değil.
Ne vardı, Pawel?
Pawel, müdür seni görmek istiyor.
Onu rahat bırakın. Merhaba Pawel.
Ofelia. Ve babası, Pawel Ibrom.