Examples of using Perisi in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Storybrooketa her türden vardır cücesi, perisi, kurtkızı falan ne ararsan var.
Şeker Perisi hepimizi ayırdığını sanıyor. Buraya geliyorlar.
Orman perisi kılığında mı?
Bahçemizde bir sürü salyangoz ve çiçek perisi var.
Şeker Perisi, biz yalnız değiliz. Yalnız değilim.
Hayır, kanka, küçük orman perisi gibi ruhumla yanında olacağım.
Çok kızacak birkaç taş perisi tanıyorum.
Yalnız değilim. Şeker Perisi, biz yalnız değiliz.
Evet, orman perisi gibiydi.
Canavarlarve bir kum perisi hakkında.
Ve Tatlılar Diyarı hükümdarı… Şeker Perisi. Şeref duydum.
Ah! mükemmel… Helen… tanrıça… ilahi. perisi.
Demek bu yüzden adları diş perisi.
Buraya geliyorlar. Şeker Perisi hepimizi ayırdığını sanıyor.
Ah! mükemmel… Helen… tanrıça… ilahi. perisi.
Bu yüzden isimleri diş perisi.
Şeker Perisi.
Suyun nerede? Su perisi!
Sweatpant kaplı ahşap perisi.
Buraya geliyorlar. Şeker Perisi hepimizi ayırdığını sanıyor.