Examples of using Pieter in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Diğer yandan ABnin Kosova özel temsilcisi Pieter Feith ve AB dış politika sorumlusu Javier Solana Salı günü Kosovanın siyasi ve ekonomik nedenlerden ötürü bu yıl genel seçim düzenlememesi gerektiği konusunda anlaştılar.
Jacob Pieter Pompejus, Baron van Zuylen van Nijevelt( 29 Haziran 1816- 4 Kasım 1890)
Lüksemburg ve Hollanda büyükelçileri Fernand Kartheiser ve Pieter Jan Wolthers
Ancak AB Özel Temsilcisi Pieter Feith yerel basına verdiği demeçte,'' yerel Sırplar yerel seçimlere katılmazlarsa… çoğunluk nüfusunu oluşturdukları belediye ve bölgelerde yerel idarelerin kontrolünü kaybetme riskiyle karşı karşıya kalırlar.
isimli tezini Pieter Rijkeye vererek doktor ünvanını aldı.
Pieter ve öğrencileriyle çalışmaya başladık ve bir cerrahtan bir görev gerçekleştirmesini istedik robotla yaptığımız şuydu,
uçsuz bucaksız kaldırma gücünü bulan Pieter Klintsen bu teoriyi geliştirerek yedekleme teorisini ortaya çıkardı.
Bu takımyıldız Petrus Planciusun, Pieter Dirkszoon Keyser ve Frederick de Houtman gözlemlerinden yola
Justus Sustermans, Pieter Claesz), Alman( Johann Heinrich Roos,
Justus Sustermans, Pieter Claesz), Alman( Johann Heinrich Roos,
Pietere sen anlatacaksın.
Pieteri getirin. Onları yenebiliriz.
Pieteri getirin. Onları yenebiliriz.
Onları yenebiliriz. Pieteri getirin.
Onları yenebiliriz. Pieteri getirin.
Hardison, Pieterin geçmişini inceledi.
Bir saat geçmesine rağmen, Tom Pieterin omzunda uyuyordu.
Pieter, Üzgünüm.
Hoşçakal, Pieter.
Biliyor, Pieter.