Examples of using Pijamalar in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Lekeli pijamalar dışında başka bir şey giymeye.
Bunu benimle pijamalar içinde aynı yatağı paylaşmış kadın söylüyor.
This from the woman standing Kovayla tavuk, pijamalar, TV, ayrı odalar.
Pijamalar mesela, her şey ikinci el.
Like the pyjamas, all secondhand.Bu pijamalar içinde öleceğim.
I'm gonna die in pajamas.Pijamalar üniforman oldu.
Those pajamas are like a uniform.Pijamalar.- Hala gelenekleri devam ettiriyorsun.
Still keeping traditions alive, huh? They're pajamas.Pijamalar ne ayak?
What about these pajamas?Pijamalar tam geldi mi?
How are the pajamas?Evet, çünkü pijamalar içindeki sana bakıyorum.
Yeah,'cause I'm looking at you in pajamas.Evet, pijamalar abartı ama dünya görüşünü takdir ediyorum.
Yes, the pajamas go too far, but I applaud Pijamalar sadece, lütfen.
Just the bedclothes, please.Silviayı ilk kez gördüğümde… pijamalar içinde kahvaltı yapıyordu.
The first time I saw Silvia… she was in pajamas, having breakfast.Güzel pijamalar.
Nice'jamas.Bunlar pijamalar.
These are my pajamas.Hala gelenekleri devam ettiriyorsun. Pijamalar.
Still keeping traditions alive, huh? They're pajamas.Misafirler geldiğinde, hani o misafirhanedeki pijamalar vardı ya.
Do you remember the pajamas they had? When En beteriyse torunum geldi ve pijamalar içindeydi.
But the Worst part was… that my grandson came Pekala, ödevler yapıldı, pijamalar giyildi, dişler fırçalandı,
Uyku tulumları, pijamalar, ayıcıklar, kitaplar giysiler.- Neyi unutuyorum?
