Examples of using Pirelli in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ben Pirelliyi kaçırdığım için bizi durdurmak için her şeyi yapacaklardır.
Saat 11de birleşme oylanana kadar ve Kardeşlik kaybedene kadar Pirelliyi korumalıyız.
So we need to safeguard Pirelli till the merger vote at 11 and the Brotherhood loses.Umalım da tek istedikleri Pirelliyi öldürmek olsun.
Let's just hope that killing Pirelli isn't all they want.Birleşme olmadan Leo ile birlikte Pirelliyi buraya getirseniz iyi olur.
You would better get Leo to the mausoleum, get Pirelli back here- before the merger.Cascade Gölünde, Pirellinin bir balıkçı kulübesi varmış.
Pirelli's got a fishing cabin up at Lake Cascade.Cacuzza aradı. Cascade Gölünde, Pirellinin bir balıkçı kulübesi varmış.
That was Cacuzza. Pirelli's got a fishing cabin up at Lake Cascade.Bu çeşit gücü olan bir cadı bizim haberimiz olmadan Pirelliyi limuzindin almış olabilir.
A witch with that kind of power could have taken Pirelli from the limo without us even knowing it.Ya Pirelli?
What about Pirelli?Sen ve Pirelli.
You and Pirelli.Pirelli.- Dörtlü set.
Pirelli.- set of four.Dörtlü set. Pirelli.
Pirelli.- set of four.Ben hallederim Bay Pirelli.
I got it, Mr. Pirelli.Pirelli, yolu göster.
Pirelli, lead the way.Pirelli düşük Profil P-Zeros.
Pirelli Low Profile P-Zeros.Pirelli bodrumda soğukta bekliyor.
Pirelli is still out cold in the basement.Pirelli bodrumda, durumu iyi.
Pirelli's in the basement. He's fine.Geddes ve Pirelli onları eğitebilir.
Geddes and Pirelli could teach them.Ünlü Pirelli, bilmek istiyor ki.
The so-famous Pirelli I wish to know.Araç Pirelli P-Zero lastikleri ile geliyordu.
The car utilises Pirelli P-Zero tyres.Yarın Kanadadan 4,000 tane Pirelli P225 geliyor.
I got 4,000 Pirelli P225s coming out of Canada tomorrow.
