PISUVAR in English translation

urinal
pisuvar
pisuar
çiş
klozet
tuvalet
sidikli
urinals
pisuvar
pisuar
çiş
klozet
tuvalet
sidikli

Examples of using Pisuvar in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Şunu sorayım o zaman şimdi pisuvarlara sıçrama koruması koyabilir miyiz?
Let me ask you this… can we get the splash guards in the urinal now?
Su sızdıran pisuvarda gene duş alsam sorun olur mu?
You guys mind if I shower in that leaky urinal again?
Pisuvarı kullanmak zorundaydım.
I had to use a urinal.
Pisuvarlardaki koku gidericileri ne yapacaksın?
And what are you going to do about the urinal cakes?
Gizli çekmişler. Erkek pisuvarında, erkek gibi işiyor.
She's in a man's urinal, urinating like a man. It was a hidden shot.
Gizli çekmişler. Erkek pisuvarında, erkek gibi işiyor.
It was a hidden shot. She's in a man's urinal, urinating like a man.
İple pisuvara bağlanmışlar.
They're bound to a urinal with rope.
Neden yanımdaki pisuvarı kullanıyorsun?
Why are you using the urinal next to me?
Pisuvarda şelale var.
The urinal is an actual waterfall.
Pisuvarda şelale var.
Urinal is an actual waterfall.
Uyan ve dört yıldır temizlemediğim üçüncü katın pisuvarını kokla!
Wake up and smell the third floor urinal I haven't cleaned in four years!
Çin pisuvarı.
Chinatown urinal.
Bir geri zekâlı pisuvara şekerleme koymazdı.
I don't think an idiot would put fudge in a urinal.
Uyan ve dört yıldır temizlemediğim üçüncü katın pisuvarını kokla!
Wake up and smell the urinal I haven't cleaned in years!
Elbise ile pisuvara işemek o kadar da zor değil.
Peeing in a dress at a urinal is actually not that hard.
Pisuvara işer gibi doğruca havuza işiyordu.
He's peeing right in the pool like it's a urinal.
Artık gazeteleri pisuvarların üzerine asıyor.
He hangs newspapers over the urinals now.
Pisuvarı kullanmak zorundaydım.
So I have to use the stalls.
Kabinler, pisuvarlar ve pisuvarlar.
And there's stalls and urinals, urinals, urinals..
Yanımdaki pisuvardaki herif beni süzmeye başladığında penisim dışarda orada dikiliyordum.
I WAS STANDING THERE WITH MY DICK OUT, WHEN THIS GUY AT THE URINAL NEXT TO ME STARTED CRUISING ME.
Results: 41, Time: 0.0277

Top dictionary queries

Turkish - English