Examples of using Revirin in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Revirin etrafında, acil güç alanı oluşturdum.
Revirin altindaki odaya kadar zaten gelebiliyoruz.
Revirin hemen dışı.
Hala revirin anahtarını almak için bir yol bulamadın mı?
Ben de revirin anahtarını almaya bakacağım.
Revirin dışında bir Güvenlik ekibinin konuşlanmasını istiyorum.
Al bu hem ecza odasının hem revirin anahtarları.
Ben… 23 Baker kesiminde, revirin yakınındayım.
Yürümelisin… ama sadece revirin çevresinde.
Hiç o geceyi düşünüp revirin kapısını kilitleseydin olaylar nasıL gelişirdi, merak ediyor musun?
O bir hasta değil… ama onu revirin dışına çıkmaya ikna etmek… oldukça zor oldu.
Doktordan kaçtığını biliyorum, ama Revirin nerede olduğunu unuttuğunu bana sakın söyleme.
Kendimi revirin denetimine bırakmam Başkan Yardımcısına işimi elimden alması için başka bir bahane verir.
Eğer Tancredi, revirin kapısını açık bırakmasaydı o sekiz tane bok çuvalı şu anda Tekli Hücrede olacaktı, tamam mı?
Yeni odan içinde devamlı görevde olan hemşirenin olduğu revirin yanında olacak.
O korkunç revirde hapsedilmiş olmaya bir saniye bile dayanamıyorum.
Revirde patlamadan kurtulan var mı bak. O kayıtlardan erişimi sağla.
Dinle, revir var ama kilitli.
Davros revirden ayrılıyor.
Revir zaten yaranın resimlerini çekip belgeleyerek raporunu yazmıştı.