SAĞ BACAK in English translation

• right leg
• right foot

Examples of using Sağ bacak in Turkish and their translations into English

Sağ bacak hiç aptal değil, sol
THE RIGHT LEG ISN'T SILLY AT ALL

O akşam, attığı yerde… ayrı poşetlerde sağ bacak sol bacak… sağ kol,
At the dump site that evening, there was a bag with a right leg and a bag with a left leg,

O sağ bacak mücadele kurban Abe Lincoln gibi köle serbest yapmak için insanca tek şey olduğunu söyledi.
He sacrificed his right leg fighting to free the slaves like Abe Lincoln said was the only thing humane to do.

Sağ bacağına bak, cerrah.
The right leg, sawbones.

Sağ bacağımda bayan.
Right leg, ma'am.

Evet, biraz sağ bacakta var, başka yok.
Well yes, a bit on the right leg and not much more.

Tomun sağ bacağı kırık.
Tom's right leg is broken.

Benim sağ bacağım kırık.
My right leg is broken.

Sağ bacağı beni endişelendiriyor.
I'm worried about that right leg.

Sağ bacağından silahla yaralanmış.
GSW to the right leg.

Sağ bacağı ilerletin.
Forward right leg.

Kalçasındaki ve sağ bacağındaki ağrıdan şikayet ediyordu.
She complained of pain in her hip and right leg.

Sağ bacağında hematoma.
Hematoma right leg.

Sağ bacağı, iki kolu ve göğsü.
Right leg, both arms, chest.

Senin sağ bacağın, benim sol bacağım..
Your right leg, my left leg..

Sağ bacakta üç yara izi.
Three scars, right leg.

Sağ bacağımda kemik kanseri var.
I have osteosarcoma, right leg.

Sağ bacağı izle.
Watch the right leg.

Sağ bacağı güçlü ayyaş.
The drunk with a strong right leg.

Sağ bacağın tek ihtiyacı baldıra birkaç küçük mil.
All the right leg needs is a few minor probes to the calf.