Examples of using Saldırmışlar in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Savunmasızken saldırmışlar! O korkağı bana getirin!
Efendim! Öncülerimiz saldırmışlar ama sonrasında geri çekilmek zorunda kalmışlar.
Memurlara dışkılarla saldırmışlar, ardından polis müdahale etmiş.
Mavi Saraya mı saldırmışlar? Ne?
Mavi Saraya mı saldırmışlar? Ne?
Dün Kfar Khouta saldırmışlar. Bizimle gel.
Bazı arkadaşlarına saldırmışlar, bazılarını da öldürmüşlerdi.
Ben iyiyim de… Faşistler yine saldırmışlar.
Konvoya saldırmışlar.
İngilizler saman bebeklerle saldırmışlar.
Bir kadına saldırmışlar.
Ama kışkırtılmadan saldırmışlar.
Şafak sökmeden saldırmışlar.
Dilsize saldırmışlar.
Gringolar trene saldırmışlar.
Same saldırmışlar.
Tek o kurtulmuş, gece sırtlanlar gelip… saldırmışlar ve kuyruğunu yemişler.
Kanal yakınlarındaki kontrol noktasında iki droid devriyesine saldırmışlar.
Tabur papazına saldırmışlar.
Bellefleurun Yerine saldırmışlar.