SANTIMETRE in English translation

• centimeter
• inch
• centimeters
• inches
• centimetres
• cm
• a quarter-inch
• feet

Examples of using Santimetre in Turkish and their translations into English

Bu tehlikelidir. Biliyorum, Victor, fakat şu an her santimetre önemlidir.
I know, Victor, but right now every centimeter counts. This is dangerous.

Dümdüz, 6 santimetre.
Straight across, 6 cm.

Şuradaki kenarın da 1 bölü 2 santimetre olduğunu biliyoruz.
We know that this side right over here is 1/2 centimeter.

Maksimum derinlik 25 santimetre.
MAXIMUM DEPTH--10 INCHES.

Yoğunluk, santimetre küpte 1100 gram.
Density at 1,100 grams per cubic centimetre.

Ameliyat, santimetre başına 100,000 Baht tutuyor.
The surgery costs 100,000 Baht per centimetre.

Saniyede santimetre kare başına 11000 molekül kaybediyor.
It loses 11,000 molecules per square centimetre-What? per second.

Margot için bir santimetre. Anne için iki yılda 13 santimetre.
Thirteen centimetres in two years for Anne, one centimetre for Margot.

Her hafta bir santimetre büyüyor.
He grows a centimetre each week.

Santimetre daha!
Two more!

Santimetre sakalı olan bir kadın mı?
A woman with a six-inch beard?

Santimetre demek istedin galiba.
You mean a centimeter.

Santimetre açılmışsın, rahim ağzı% 80 incelmiş.
Three centimetres dilated and about 80 percent effaced.

Santimetre santimetre, metre metre, kilometre kilometre.
Inch by inch, yard by yard, mile by mile.

Metre 40 santimetre. Ne kadar?
How much? 8 meters 40?

Santimetre açılmışsın, rahim ağzı% 80 incelmiş.
Three centimeters dilated and about 80 percent effaced.

Santimetre, leke için pek bir fark yaratmaz.
Six inches won't make a big difference in the shape of the stains.

Santimetre sağa. Kaçırdın.
Miss. Three inches to the right.

Santimetre gerisini bir dene.
Try two centimeters back.

Ancak birkaç santimetre, ama biraz şiddetli yağıyor.
Barely an inch. But it is falling fast.