SELF in English translation

• self

Examples of using Self in Turkish and their translations into English

İç Güvenlik Selfin bizi kazıkladığını biliyor.
Homeland knows Self screwed us.

Don Selfin içinde yılan beslediğini bilmezdim.
I didn't know Don Self had it in him.

Sana Selfi bulabilirim.
I can get you Self.

Selfin deposundaki ekip bu.
This is the team that Self had at the warehouse.

Belki de SELFi piyasaya çok erken sürdük.
Maybe we just source Self to market.

Ajan Selfi arayayım.
Let me call agent Self.

Adı Don Selfmiş.- Kim?
His name is Don Self.- Who?

Ara Selfi; kodese dönüyorum ben!
Call Self, okay, because… Because I'm gonna go back!

Don Selfte bir çanta var, içindekini bilmiyorum.
Don Self has a metal case, and I don't know what's in it.

Yoksa sen de ailen de gerçek Don Selfi tanıyacaksınız.
Otherwise, you and your family are gonna find out who the real Don Self is.

Aramayı yaptıran şahsın adı Don Selfmiş.
The guy who ordered it… His name is Don Self.

Adı da'' SELF.
It's called"Self.

Bu bir uygulama. Uygulamanın adı, SELF.
The app. The app is called"Self.

Dur Ajan Selfi arayayım.
Let me call agent Self.

FBIdaki adamlarımızdan biri iki ajanın Don Selfi hastanede sorguladığını bildirdi.
One of our assets with the Bureau says that two agents are questioning Don Self at Miami Mission Hospital.

SELF. Önemli olan tek şey.
SELF: The one that matters”.

ona SELF diyoruz.
it's called"SELF.

Selfin yerinde olsam başka bir alıcı arardım.
If I'm Self, I'm looking for a new buyer.

Sadece onları SELFe uyarlamak ve test etmek için üç ay lazım.
I just need three months to shape it into Self.

Bu aslında selfi şeylerinden değil, ama al.
It's not really a selfie thing, but here.