SEYAHAT in English translation

travel
seyahat
gezi
seyehat
gezmek
gitmek
yolculuk
yol
dolaşın
gezin
trip
seyahat
gezi
tatil
bir yolculuktu
yolculuk
gezinin
ziyareti
journey
seyahat
bir yolculuktu
macera
yolculuk
yol
cruise
yolcu
gezi
seyahat
seyir
tur
gemi
gemisi
voyage
seyahat
sefer
yolculuklar
bir yolculukla
traveller's
traveling
seyahat
gezi
seyehat
gezmek
gitmek
yolculuk
yol
dolaşın
gezin
travelling
seyahat
gezi
seyehat
gezmek
gitmek
yolculuk
yol
dolaşın
gezin
traveled
seyahat
gezi
seyehat
gezmek
gitmek
yolculuk
yol
dolaşın
gezin
trips
seyahat
gezi
tatil
bir yolculuktu
yolculuk
gezinin
ziyareti

Examples of using Seyahat in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Bu seyahat için Porpoisea yalnız katıldım.
I joined the Porpoise just for this voyage alone.
Bahamalara bedava seyahat.
Free trips to the Bahamas.
Kardeşim bar masrafları içinbir American Express… seyahat çeki yazıyor.
An American Express traveler's cheque My brother's writing out to cover the extensive bar tab.
Bu seyahat bir kız için çok tehlikeli.
This voyage is too dangerous for a lass.
Amerikaya 4 seyahat.
Four trips to America.
Bu seyahat bir kız için fazla tehlikeli.
This voyage is too dangerous for a lass.
Japonyaya bir düzine seyahat yaptık.
We made a dozen trips to Japan together.
Üzgünüm, birkaç seyahat çekim vardı.
I just have some traveler's checks. Sorry, I.
Adamlar pasaportumu, seyahat çeklerimi, saatimi alıyorlardı.
The guys would take my passport… my traveller's cheques, my watch.
Bu seyahat için hazır mısınız, Bayan Darrow?
So you are ready for this voyage, Miss Darrow?
Bir kuşu görmek için 6 seyahat.
Six trips to see one bird.
Seyahat için yeterince önlem aldığınızdan emin olun.
Make sure it is properly secured for the voyage.
Seyahat çekleri dahil mi?
Including the traveller's checks?
Röportaj yok, imza yok, seyahat yok.
No interviews, no public signings, no trips.
Başka bir dünya yok ve seyahat asla bitmeyecek.
There is no other world and this voyage will never end.
Babam hakkında mı sence? Bahamalara bedava seyahat.
Free trips to the Bahamas… Think it's about dad?
İşinizin başına dönebilirsiniz, seyahat için hazırlıkları başlatın.
You may begin preparations for the voyage.
Memleketi Hazlehurst, Mississippiye sayısız seyahat yaptım.
I made countless trips to his hometown, Hazlehurst, Mississippi.
Önümüzde; okyanusların belirli yaşam alanlarının incelenmesi içeren 12 bin kilometrelik bir seyahat vardı.
Ahead, a voyage of over 8,000 miles to explore some major ocean habitats.
En iyi çalışanlar Tayvana… merkezimizi ziyaret etmeye seyahat kazanır.
Top employees win trips to Taiwan and visits to our headquarters.
Results: 6058, Time: 0.0318

Top dictionary queries

Turkish - English