Examples of using Sidneyden in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sidneyden, Brisbaneden ve Port Macquarieden yolcu uçuşları her gün düzenli olarak yapılmaktadır.
Turistim. Sidneyden geldim.
Bunlar arasında en popüleriyse, Barselona ve Sidneyden eve altın madalyayla dönen Halil Mutlu 55kg.
Sidneyden hep çok şey öğrenmişimdir,
Ama Sidneyden Budapeşteye, Phoenixe, Calgaryye… Ruh kurtarmak
Sidneyden hep çok şey öğrenmişimdir, bana hep çok destek olmuştur,
Edward Russell ve Hent=ry Sidneyden oluşmaktaydı.
Sidneyden Los Angelesa uçuyor olacaklar, ve hayatları bir uçak kazası hiç olmamışçasına.
Ya da Emily, Sidneyden önceki kız arkadaşım.
Romadan Moskovaya, Sidneyden Mogadishuya kadar,… bütün dünya alarm durumunda.
Gemisine fark edilmeden soktu, ve Amerikadan uzaklaştırdı. Chiconun parası, onları Sidneyden ayrılmak üzere olan Koreli bir yük.
Atıcılıkta Romanyayı, 1988 yılında Seulde altın kazanan Olimpiyat ustası Sorin Babii ve Sidneyden madalyayla dönen Iulian Raicea temsil edecek.
200m sprinter Kostas Kenderis Sidneyden bu yana yenilmedi ve ülkenin en ümit duyduğu sporculardan biri.
Sidneyi kızın yanında bırakmak beni biraz kaygılandırıyor.
O çocuk cidden Sidneydeki en büyük hödük.
Şu an Sidneyin yanına dönmek istiyorum.
Şaka değil ve Sidneyin yardıma ihtiyacı var.
Yeni kulübünü Sidneyde açacak ve onunla oraya gitmemi istiyor.
Sidneyle konuşmam gerek.
Dostum, üç aborjin genç dün Sidneyde… bir Branlau saati rehin vermeye çalışmışlar.