Examples of using Sinbadın in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sinbadla tanıştın mı, tanışmadın mı?
Sinbadla tanışacağım diye ne kadar heyecanlandım biliyor musun?
Sinbadı öldürmeden önce yaratığı durduruyorum.
Sen Sinbadı tanıyorsun.
Sinbadı havaya uçurmanı takdir ettim dostum.
Çok. Sinbadı her yeni günle daha da çok seviyorum.
Çok. Sinbadı her yeni günle daha da çok seviyorum.
Çok. Sinbadı her yeni günle daha da çok seviyorum.
Eğer Sinbad, şehirden ayrılması için izin verilirse Hayır, yapmazdım.
Sinbad, Ne? Sen, çok komplike birisi değilsin?
Sinbad, Ne? Sen, çok komplike birisi değilsin.
Sinbadın sana ihtiyacı var.
Dostum Sinbadın başı belada.
Sinbadın gemisi, mürettebatı var.
Sinbadın Tartarusa gitmeye niyeti yok.
Sinbadın için ölmene izin vermem.
Sinbadın için ölmene izin vermem.
Denizci Sinbadın anlatacağı bir hikaye var.
Sinbadın gemisi, mürettebatı var. -Nasıl?
Denizci Sinbadın anlatacağı bir hikayesi var.