Examples of using Siperlerde in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
O da siperlerde üç yıl geçirmiş,
Savaşta siperlerde savaşmış makineli tüfeklerle, bombalarla hatta komünistlerle yüzleşmiş adamlar.
Fred Steele Mons Savaşından sonra yüzbaşılığa terfi etti ama üç ay sonra siperlerde öldürüldü.
Eğer imkansız olsaydı bunun tek kanıtı onların siperlerde… yatan cesetleri olabilirdi.
Her gece siperlerde parti varmış.
Biliyorum sana inanmıyorum ama siperlerde ya da tipilerde ateist olmaz.
dikkat dağıtma, ama Yalnız Çamdaki bu kapalı siperlerde kazanmıştık.
Schwarzchildı savaşta siperlerde topçu ateşinin balistik yörüngelerini hesaplarken hayal etmek isterim, ve sonra, arada, Einsteinın denklemlerini hesaplarken-- siperlerde yaptığınız üzere.
Evet bugün, ben bu fikri biraz açmak ve size her ne kadar bunun Yahudilerin ilham verdiği bir savaş olsa da sadece Yahudilerin kâr edeceği bir savaş olsa da siperlerde Yahudilerin de olmadığını göreceksiniz.
Ama General Mireau kendi siperlerimize ateş açmasını talep etmiş.
Kahrolası siperlerini aldık.
Onu siperlerden uzak tutmuş.
Ama siperleri savunmak onlara saldırmaktan daha kolaydı.
Siperler, tüm kanına, çamuruna ve dehşetine rağmen hayatlar kurtardı.
Askerler siperlere dönmeyi red ediyorlardı.
Yüreklerini düşmanın siperlerine atacak gönüllüler arıyoruz.
Kör olasıca Almanlar aslında bu siperleri terk etmişti, değil mi?
Siperleri hatırladığım zaman dini bölgedeki meseleler daha küçük görünüyor.
Asıl duştaki saçlarını temizlemek siper kazmayı alt eder Maddy.
Milislerin siperlerini görmediniz mi?