Examples of using Soyunma in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Clark beni soyunma odasından çıkarken görmüş.
Rainey beni soyunma odasında yalnız başıma bıraktı.
Gettysburgün soyunma zamanı gelmiş anlaşılan!
Diğerlerinin önünde soyunma fikrinden… herkes hoşlanmıyor.
Soyunma Odaları.
Soyunma odasından buraya kadar gelip burada sonlanan bir kan izimiz var.
Bu sabah soyunma odalarının orada mıydın, Alex?
Pekâlâ, şu soyunma odasında bulunan kanın eşleşmesi sonucu.
Bu basamaklar soyunma odasına gidiyor.
Soyunma zamanı.
Soyunma odasının büyüklüğünü gördünüz mü?
Soyunma odası mı bekliyordun?
Soyunma odas? ister misin?
Rach, benimle soyunma odasına gelir misin?
Daha önce, soyunma kabininde birbirine sarılan iki kişi görmedin mi?
Kyleı, ve senin soyunma odasından nasıl çekip gittiğini önemserim.
Soyunma odasına döndüğünüzde ne oldu?
Nere-- Bu soyunma odası değil!
Soyunma odamızda üzerini değiştiren yeni kız.
Aksi takdirde soyunma odalarımız boyanmayı bekliyor.