Examples of using Stabilize in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Patojenik reaksiyon tamamen stabilize edildi.- Evet!- Başarılı!
Ama sayıklıyor, ateşi de inmiyor. Kat stabilize oluyor diyor.
Patojenik reaksiyon tamamen stabilize edildi.- Başarılı.- Evet!
Kan basıncı da stabilize oluyor.
Pnömotoraksı stabilize edilmiş ancak belirsiz iç organ yaralanması var.
Tamam. Kritik. Stabilize oluyor.
Bunlarda tek iplikli DNA, telomer bağlanıcı proteinler tarafından stabilize edilmiş bir halka olarak kıvrılır.
Tamam. Kritik. Stabilize oluyor.
Kritik. Stabilize oluyor.
Kritik. Stabilize oluyor?
Tamam. Kritik. Stabilize oluyor.
Durumu stabilize edene kadar bir kestirmeden gidiyoruz.
Göğüs duvarını stabilize edersek nefes alır.
Stabilize olduğuna emin olana dek Nathan onu gözlem altında tutacak.
Pekâlâ Corey, seni stabilize edeceğiz, tamam mı?
Stabilize edebilmenin bir yolunu bulamazsak, onu kaybedeceğiz.
Krizlerini stabilize edebildim, ama hiçbir tepki vermiyor.
Örnekleri stabilize edildi. l.
Stabilize olana kadar takibi sürdüremeyiz.
Bina stabilize etmek için üç tünel inşa edilecek.