SULLIVANLA in English translation

Examples of using Sullivanla in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Ben John L. Sullivanım, bir Hollywood yönetmeni.
I'm John I. Sullivan, a Hollywood director.
Sen ve Kara, Sullivandan, onun arabasıyla ayrıldınız.
You and Kara left the Sullivan in her car.
Evet, ve Sullivanda ünlülerin çiçekçisi olan o çocukla birlikte.
Yeah, and Sullivan's with that celebrity florist guy.
Keşfetmek amacıyla Tim Sullivandan iki bin Dolar alınmıştır. Anankanın mezarını.
Received ofTim Sullivan, $2,000 to finance a search for the tomb of Ananka.
Keşfetmek amacıyla Tim Sullivandan iki bin Dolar alınmıştır. Anankanın mezarını.
Received of Tim Sullivan 2,000 dollars to finance a search for the tomb of Ananka.
Keşfetmek amacıyla Tim Sullivandan iki bin Dolar alınmıştır. Anankanın mezarını.
To finance a search for the tomb ofAnanka. Received of Tim Sullivan.
Sullivanım, bir Hollywood yönetmeni.
Sullivan, a Hollywood director.
Sullivanı öldürdüğümü itiraf ediyorum.- John L.
Sullivan.- I want to confess to the murder of John I.
Sullivanım, bir Hollywood yönetmeni.
I'm John I Sullivan, a Hollywood director.
Dün gece Billy Sullivanı bulduk… ya da ondan kalanları.
Or what's left of him. We found Billy Sullivan last night.
Bay Sullivandan bu gece yeterince açıklama geldi çünkü.
Lord knows we have relied enough on Mr. Sullivan tonight.
Bay Sullivana söyle, şovunu alsın
Tell Mr. Sullivan he can take his bloody show
Sully Sullivanı iki kaşının ortasından kimin vurduğunu… söyleyebilirim ama.
Who really shot Sully Sullivan between the eyes. But I could tell you.
Sully Sullivanı iki kaşının ortasından kimin vurduğunu… söyleyebilirim ama.
But I could tell you… who really shot Sully Sullivan between the eyes.
Merhaba. küçük Sullivansın? -Merhaba. Hatırlat bana, sen hangi.
Hello? Remind me, which little Sullivan are you?- Hello.
Michael Sullivandı, Kaptan.
It was Michael Sullivan.
Sullivanda var.
Sullivan has the antigen.
Sullivana söylemek için sabırsızlanıyorum. Tanrım.
Oh, my God. I can't wait to tell Sullivan.
Seni arayan Quinn Sullivandı, değil mi?
It was Quinn Sullivan who called you, right?
Bay Sullivana olanlara gerçekten üzüldüm. Teşekkürler.
Thanks. Look, I was really sorry to hear about Mr. Sullivan.
Results: 46, Time: 0.0241

Top dictionary queries

Turkish - English