Examples of using Taciri in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Yani karşımızda işbirliği yapan bir uyuşturucu taciri ve seri katil var.
Hayır. -Ölüm Taciri.
Evet. Chicagonun en büyük uyuşturucu taciri Lemond Bishop gibi kişiler.
Üç Ölüm Taciri. Tuzağa düşürüldük.
köle taciri.
Hayır. -Ölüm Taciri.
Aradığınız adam… Adrian Essex, büyük bir uyuşturucu taciri.
adam uyuşturucu taciri.
İki ölüm taciri öldürüldü.
Bir safran taciri.
Merhaba uyuşturucu taciri.
Aradığınız adam… Adrian Essex, büyük bir uyuşturucu taciri.
Ama işin gerçeği ben artık silah taciri değilim.
Üç Ölüm Taciri.
mühendisi ya da taciri kontrol etmiyor.
Göstermelik bir şirket olmalı, Kereste taciri.
Ne?- Bir seks taciri.
Angelonun devasa, multimilyoner bir eroin taciri olduğuna dair kanıtlar topladık.
Hadi, gir. Bir sığır taciri gelip onları alacak.
Telefondaki ses, Arjantinlinin uyuşturucu taciri bir klanla ilişkisinden bahsediyor.