Examples of using Tanımıyorum in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Üzgünüm ama onu tanımıyorum.
Bir kalıp yakaladım ama bu şifrelemeyi tanımıyorum.
Andreanın CatCo için vizyonu her neyse, bunu tanımıyorum.
Yoğun bir şey yaşamamıza rağmen seni çok tanımıyorum.
Yani onu tanımıyorum ki. Ne?
Hiçbirinizi tanımıyorum. Lütfen evimi terk edin.
Atılgan üzerindeki hak iddianı tanımıyorum.
Bu teknolojiyi tanımıyorum.
Senin türünü tanımıyorum.
Seni şahsen tanımıyorum; ama Yuki senin hakkında çok şey anlattı.
Seni tanımıyorum. Ona işkence ettin.
Evet, seni tanıyorum John. Fakat burayı tanımıyorum!
Bu dili tanımıyorum.
Sen aklını mı kaçırdın? Mahkemeyi tanımıyorum.
Ben sanırım bu aletleri tanımıyorum Doktor.
Seni tanımıyorum. Lauren ve Sam arkadaştı.
Onlar tanımıyorum. Nasıl yapacağımı bilemedim.
Onun aile sorguçunu tanımıyorum.
Putperest eylemler içinde olan, bu Ortodoks Çarı tanımıyorum!
Bu çocuğu tanımıyorum.