Examples of using Terminale in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Terminale mi?
Ben de terminale, onu yakaladığı yere gideyim.
Ben de terminale, onu yakaladığı yere gideyim.
Ben de terminale, onu yakaladığı yere gideyim.
Terminale iki dakika uzaklıkta.
Eğer terminale girmeden önce buna başlasaydık, Greg.
Terminale dönüş izni aldık.
Seni terminale götürmemizi istemediğinden emin misin?
Onu sakinleştir ve ben de terminale girmene izin vereyim.
Mel, kurul üyesi Ackerman seni terminale çağırıyor.
Saat dörtte kalkıp, terminale gittim.
Biletleri almak için mi? Terminale.
Parayı almak için sunucu odasındaki terminale ulaşmalıyız.
Tamam, evet.- Görüntüleri terminale yükle.
Donnie, onu terminale giderken görmüş.
Donnie, onu terminale giderken görmüş.
Uçağa dayanırlar ve uçaktan terminale direkt yürüyebilirsin.
Kulaklıkların takılıdır ve uçaktan terminale yürürsün.
Dek sigara içmeyiniz. ve terminale ulaşana.
Evet. Benim bıraktığım yerden terminale giden otobüse binersiniz.