THOMPSON in English translation

• thompson
• thomson

Examples of using Thompson in Turkish and their translations into English

Bu Thompson. şefle konuşmama müsade et.
Let me talk to the chief. This is Thompson.

Ben Thompson.- Yakında.- Merhaba.
This is Thompson.- Sooner.- Hello.

Merhaba. Ben Thompson.- Yakında.
Hello. This is Thompson.-Sooner.

Ben Thompson.- Yakında.- Merhaba.
Hello. This is Thompson.-Sooner.

Bir darbe daha, ve Thompson ailesinin… çalmak için bir şansı oldu.
Gets a chance to steal! One more strike, and the Thompson family.

Thompson ile konuşacağız.
We're gonna go talk to Thompson.

Thompson tarafından fark edilmeden görevi tamamlamanın bir yolunu bulmalısınız.
Without being spotted by Thompson. You must find a way to complete your objective.

Thompson kontratının son hali masanda.
And the final contracts on your desk for Thompson.

Bu kesinlikle Thompson ve ben arasında.
That's strictly between Thompson and me.

Thompson ağrıyor çünkü kaybediyor.
Thompson's sore because he's losing.

Sör William Thompson zaten yaptı. Ama.
Sir William Thompson's done it already. But.

Sör William Thompson zaten yaptı. Ama.
But, Sir William Thompson's done it already.

Sör William Thompson zaten yaptı.
Sir William Thompson's done it already.

Değil miydi? Nucky Thompson hapse girecek Jim Neary ve.
Wasn't it? Nucky Thompson's going to jail thanks to Jim Neary and.

Thompson yarı makineli tüfeğe bakmak istiyorum.
I would like to have a look at that Thompson sub-machine gun.

Nancy Thompson kovuluyormuş. Anlatmışsın!
You told her! Nancy Thompson's getting fired!

Yarddan Uçan Thompson Ceylan mı?
Flying thompson's gazellle of the yard?

Yarddan Uçan Thompson Ceylan mı?
Flying Thompson's Gazelle of the Yard?

Günün birinde Thompson kortunu yerle bir edeceğim.
Right to the ground. I'm gonna burn the Thompson court One of these days.

Bayan Thompson gönderdi. Beni Eve… Yani.
Eva sent… I mean, Mrs. Berlinger sent me.