Examples of using Tutukluyor in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bizi tutukluyor musun?
Oğlumu tutukluyor musun?
Polis onları tutukluyor ama suçlar işlenmeye devam ediyor.
Şefi tutukluyor musunuz?
Bizi tutukluyor musun? -Haydi!
FBI, Japon vatan hainlerini tutukluyor.
Yoksa, Raylan şu anda bizi tutukluyor olurdu.
annesini tutukluyor!
Erkek ve kadınlarımıza uyuşturucu sağlıyor ve kullandıkları için de tutukluyor.
Yabancı düşmanı bir manyak İngiliz vatandaşlarını tutukluyor.
Polis, beyazlardan çok azınlıkları tutukluyor.
Kim kimi tutukluyor?
Hayır, önce adamı tutukluyor sonra onu araştırıyorlar.
Kendi gücüm beni mi tutukluyor?
Akşamın en heyecanlı bölümü Müfettiş Wens Mösyö Durandı tutukluyor.
Amerikan filmlerinde polis nasıl herkesi tutukluyor?
Polisler şu anda operatörü tutukluyor.
Poli̇s, alman i̇şçi̇leri̇ tutukluyor!
FBI, Japon vatan hainlerini tutukluyor.
NYPD Armenin cinayetinde bir mafya fedaisini tutukluyor… Adı Joe Pulgatti.