Examples of using Vapuru in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Vapuru kaçıracağım.- Benimle yürüdüğün için teşekkürler.
Ama acele etmezsek vapuru kaçıracağız.
Kahvaltını beraberinde götürmelisin, yoksa vapuru kaçıracaksın.
Evet, buradayım. Konuştuğumuz üzere, saat iki vapuru.
Napoliye giden 8.15 vapuru nerede?
Evet! Betty. Vapuru gördüm.
Kaşla göz arasında dönmüş olurum. Sakın vapuru sarsmayın.
Evet! Betty. Vapuru gördüm.
Giyinsen iyi olur. Vapuru kaçırmayalım.
Acele edin, vapuru kaçıracağız!
şu vapuru yakalamalıyız.
Nedir o? Vapuru kaçıracağım?
Benimle yürüdüğün için teşekkürler. Vapuru kaçıracağım.
Nedir o? Vapuru kaçiracagim?
Benimle yürüdüğün için teşekkürler. Vapuru kaçıracağım.
Saat 16:00 olmuş, şu vapuru yakalamalıyız.
Haziran 1941de, Amerikan vapuru Robin Moor, bir U-boat tarafından batırıldı.
Lucy Hanımın bir vapuru varmış.
Bir yolcu vapuru bulamadık çünkü bütün vapurlar savaştan dönen askerlerini memleketlerine taşıyor.
Metrelik Kraliyet Posta vapuru İngiliz Virgin Adalarındaki,