Examples of using Videomu in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Burada benim, yurt odalarında veya evdeki salonlarında tek başına olan bu insanları yönettiğim küçük videomu görebilirsiniz.
Jake, Theo ve Cole ile birlikte burs videomu çekiyorum ve orada olmanı istiyorum.
Bir keresinde yanlışlıkla, solistleri Joshu kız kardeşimin arkadaşlarından biriyle karıştırdım ve onu benim Labyrinth videomu çalmakla suçladım.
Evet. Ve senden benim bir videomu… yapmanı istiyorum, hemen.
Evet. Ve senden benim bir videomu… yapmanı istiyorum, hemen.
Eğer size çıplak halde Carrie Underwoodu söylerkenki… videomu atarsam sileceğinize söz verin Iütfen?
Elinde fotoğraflar ve videolar vardı. Beni Joeye götüreceğini söyledi.
Ama CSIlar güvenlik videolarını aldılar ve şu anda onu inceliyorlar.
Benim komik videolar hakkında bir şey bilmediğimi düşünüyorsundur. Ama biliyorum.
Belki arşivlenmiş gözetleme videolarını kullanarak Jackin tuzağa düşürüldüğü bölgeden iz sürebilirler.
Şu küçük videon için kaç gardiyan gerekiyor? Kesinlikle evet.
Bu yeni videolu ekranlar erişimleri
Neden? Senin videon 780 milyon dolar değerinde,
Neden? Senin videon 780 milyon dolar değerinde, istediğin rakam bunun 10?
Bu videodan onu tanıyıp tanımadığını anlamak zor.
Videodaki bıçak… sahte DiNozzo.- DiNozzo.
Eminim YouTube videonu görmüşlerdir. Sen ünlü birisin.
Gözetleme videolarını gösterelim. Polise gidelim.
Söz veriyorum, bu videodan korkması gereken tek bir kişi var.
Ben oyuncuyum. Videodaki kız Anna değil.