Examples of using Vurmuyor in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Pacquiao. Ona benziyor, ama onun gibi vurmuyor.
Çizgiye. -En azından onları vurmuyor.
Neden beni vurmuyor?
Ama onu vurmuyor.
Sakin ol dostum, kimse kimseye vurmuyor.
Kimse, kimseye vurmuyor.
Beni tüfekle vurmuyor. Tünel kazmama ve Batıda yeni, özgür hayata başlamama yardım ediyor!
Hanımlar önceki kadar sık vurmuyor ama hâlâ her vuruşları güçlü.
ama kimse yüzüne vurmuyor çünkü hepimiz yine karşısına çıkmak zorundayız.
Köpek yerine niçin bana vurdun? Hemen vur! .
Hayır! Bana vurmayı düşünme bile!
Tamam? Buraya vur, burnunu kanlıyorsun?
Bebeğim, bana vurmayı bırak! Hey, hey!
Bana vurmayı neden kesmedin? Kovala.
Vurmak benim işim. Birbirinize vuramazsınız.
Bana vurmayı neden kesmedin? Kovala?
Evet, vur bana, öldür beni, kahraman Katsantonisi öldür.
Ona Rangersı aşağıladığı için mi vurdun? 80 falan mı?
Birkaç ay içinde bana vurmaya başladı. Ama sonra.
Sence kaç kez vurdun bana, ha? Seyret.