Examples of using Yakışıklısınız in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Yakışıklıya da viski.
Kibar ve yakışıklıdır orada yaşayanlar.
Çok yakışıklıyım ama ben de tek bir erkeğim sonuçta.
Merhaba yakışıklılar.- Hey, Poppy.
Baban çok yakışıklıymış. Vay.
Baban çok yakışıklıymış. Vay.
Çok yakışıklıydı ve kızlar arasında çok popülerdi.
Yakışıklılar her törlö iyi görönör.
Yakışıklılar her törlö iyi görönör.
Merhaba yakışıklım. -Beni özledin mi?
Yakışıklılar zaten.
Peki, yakışıklım. Peki, güzelim.
Anlıyorum Kontes. Yakışıklıyım, değil mi?
Peki, yakışıklım. Peki, güzelim.
Şu yakışıklıya bakın. Anne!
Yakışıklıdır. Ayrıca dük son derece.
Şu yakışıklıya bakın. Anne!
Tamam yakışıklım. Peki güzelim.
Çok yakışıklısınız.
Çok yakışıklısınız.