Examples of using Yumurtan in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sona geldik. Yumurtan ayarlandı Lara.
Doğurgansın ve hala çok miktarda canlı yumurtan var.
Sona geldik. Yumurtan ayarlandı Lara.
Yaşasın! Tahmin edebileceğim tek sorun, çok fazla yumurtan olacak.
Ama iyi haber şu ki, yumurtan bizdeydi.
Ama yumurtan.
Yumurtan nasıl olsun?
Yumurtan var mı?
Yumurtan hazır.
Rosaria? Yumurtan var mı?
Canım, beyaz peynirin ve yumurtan bitmiş.
Sen ne dersen onlara, yumurtan falan?
Ama yumurtan tam istediğin gibi pişsin diye uğraşır.
Sorun ne? Yumurtan bütün gece uykunu mu böldü?
Ayrıca çok az uygun yumurtan kaldığından süreci bir an önce başlatman gerek.
Yumurtalarla balonların toplamı 11 sanmıştım ben.
Sütünü, yumurtanı, yoğurdunu bile şehirdeki marketten alıyon.
Yumurtalarım giyinip kuşanmış bir şekilde baloya gitmek için hazır bekliyor.
Aslında bizi yumurtalarla birlikte göndermen için yalvarmıştı.
Bekle, sana yumurtalı pirinç bulamacı yapacağım.