ZENGINIM in English translation

am rich
zengin
wealthy
zengin
varlıklı
zenginler
zengindi
is rich
zengin
am richer
zengin

Examples of using Zenginim in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Birisine Amerikalıyım ve zenginim derseniz her zaman Teksaslı olduğunuzu düşünürler.
You tell someone you're rich and from America and they always think you are from Texas.
Zenginim dediğini duymuştum ama lafın gelişi söylüyor sanmıştım.
I heard him say he was rich, but I thought it was a line.
Ben hiç zenginim dedim mi?
Have I ever said I was rich?
Satın alamıyorum. Zenginim, ama 20. yüzyıldan özlediklerimi.
I may be rich, but i still can't buy back.
Hem fakirim hem de zenginim.
And I have been rich.
Ben ne zenginim ne de sarışın.
I'm not rich and I'm not blond.
Tek bildiğim zenginim ve siz değilsiniz.
All I know is I'm rich, and you're not.
Çok neşeliyim, zenginim ve hep başım dertte.
I'm the most fun. I'm rich and I'm always in trouble.
Zenginim ve gidiyorum!
I am rich and outta here!
Çok yaşlı ve zenginim. Bu garanti sana yeterli değil mi?
I'm very old and rich, isn't that guarantee enough?
Zenginim, yakışıklıyım, babam şirketin sahibi.
I'm rich, I'm good-looking, my dad owns the company.
Zenginim, sevimliyim sonra, şu Hardwick seni rahat bırakır.
I'm rich, I'm pretty… and then this Hardwick will leave you alone.
Zenginim, bana bir şey yapamazlar'' diye düşünmek istiyorum.
I like to think,"I'm rich. They can't hurt me.
Zenginim, Büyük bir evim var,
I'm rich, I got a big house,
Evet, zenginim ama… Tatlım, zenginsin.
Yeah, rich but… Oh, honey, you're rich..
Yakışıklı ve zenginim, ve daha da ötesi, sizi seviyorum.
I'm handsome and I'm rich, and what's more, I love you.
Yakışıklı ve zenginim, Prenses, dinleyin.
Princess, listen to me! I'm handsome, rich.
Çok zenginim, çok da fakirim.
I'm very rich, I'm very poor.
Zenginim. Hiç fakir olmadım.
I'm rich. I was never poor.
Zenginim biliyorsunuz, çok zengin. Hayır, gerçekten.
I'm rich, you know, very rich. No, really.
Results: 384, Time: 0.0374

Top dictionary queries

Turkish - English