УСТИТЕ - превод на Турски

Устите на хората са важни за мен.

İnsanların ağızları benim için önemli.

Тук сте да си раздвижите краката, не устите!

Bacaklarınızı çalıştırıyor olmanız gerekiyor, ağzınızı değil!

Ами ако ритуала е да зашива устите им?

Ya ritüeli kurbanın ağzını dikerek kapatmaksa?

За начало, устите на Сестрите не са плътно затворени.

Öncelikle Demir Kardeşlerin ağızları dikilmemiştir.

Но запомнете… Дръжте устите си затворени.

Fakat unutmayın, ağzınızı kapayın.

Затова дръжте главите наведени и устите затворени.

Başını yerde tut ağzını kapat.

Но какво по дяволите го кара да зашива устите?

Peki, ne halt yemeye ağızları dikiyor ki?

Запушете устите и на двамата.

İkisinin de ağzını tıkayın.

Устите ви не са създадени за говорене.

Sizin ağzınız konuşmak için yaratılmadı.

Устите са ни дадени, за да се храним.

Ağzımız yemek yiyelim diye bize verilmiş.

Ще трябва да ни залепят устите с тиксо.

Bizi ağzımızı bantlayıp çekmek zorunda kalırlardı.

Печатите в устите на жертвите са цифри.

Kurbanların ağızlarında bulunan yanık izleri birer sayı.

Не го обсъдихме, защото не използвахме устите за говорене.

O konuya gelmedik. Ağızlarımızı konuşmak için kullanmadık pek.

Всички си затваряйте устите.

Çenelerinizi kapalı tutun. Hepiniz.

Че устите ни са еволюирали заради свирките?

Sen insanların ağzının sakso için mi evrildiğini düşünüyorsun?

Устите на японците са пълни със злато.

Japonun ağzında bok gibi altın var.

Искат да си затваряме устите.

Ağzımızı kapalı tutmamızı istiyorlar.

Родителите са били връзвани, а устите им запушвани.

Anne babanın bağlanıp ağızlarının tıkandığına dair izler var.

Каза ми, че иска да си затваряме устите, но чичо Франк не беше съгласен.

Ağzımızı sıkı tutmamızı istediğini söyledi… ama Frank Amca.

Устните пресъхват И устите не искат да бъдат погълнати в думи и в играта със тях.

Dudaklarımız kuru ve ağızlarımızın okuduğumuz bu oyunun sözlerine kapılmasına gerek yok.

Примери за използване на Устите на Български и техните преводи на Турски