Примери за използване на Bakire на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
April Kepner artık bakire değil.
Bu Kara Bakire.
Sen bakire misin?
Ama bakire bir kurban getirdin bu yüzden her şey affedildi.
Yani bakire Mary ve çocuğu dahil Her şeyden kurtulabilirz?
Bakire gibi.
arabama bin yoksa bugün sana bakire yok.
Bu geceden itibaren krallığımda akacak her damla bakire kanı senin dudaklarını tatlandıracak.
Kutsal Bakire.
Sen bakire değilsin.
Bakire Asyalı.
Goreceksiniz, bakire hamile kalip bize erkek bir cocuk verecek.''.
Sen bakire misin?
Artık bakire olmasan da, kalbin hala bakir.
Seks yapmayalı o kadar çok oldu ki yeniden bakire gibi hissediyorum.
Babasına söylemiş, babası da fıttırmış çünkü onu bakire sanırmış.
Kimse bakire değil.
Bakire Fransız.
Sahta bakire, lezbiyen, katil.
Bakire Camille.