Примери за използване на Baloyu на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Sanırım baloyu bile idare edebilirdim.
Baloyu nasıl bildin?
Baloyu kast ediyorum.
Randevularınızı ve baloyu düşündüğünüzden çok meşguldünüz.
Bu da beni baloyu iptal etmeye zorluyor.
Baloyu düşün.
Baloyu kaçırdın mı?
Baloyu siktir et.
Baloyu düşünmek mi mesela?
Baloyu sevmiştim.
Ya Ashley ile gidersin, ya da baloyu unutursun.
Ama şunu söylemeliyim ki Blaine, eğer seni rahatsız ediyorsa o zaman baloyu boş veririz.
Annen seni tutuklattığı için neredeyse baloyu kaçırdığın ve yarı kardeşin olan eski sevgilin balo kavalyen olduğu için.
Ve haklıymışsın. Başkan olarak yetkilerimi kötüye kullandım ama baloyu kurtarmak ve sana bakan insanların taşa dönmesini engellemek için sana derhal jöle sürmen için özel veriyorum.
O gece Jackie ile Wallaceı avutacaktım ama baloyu iptal ettirdin, anımsadın mı?
Varsayımıma göre, bu öğleden sonra da ayıktın ve şimdi ise endişeli destekleyenler yüzünden maskeli baloyu kaçırıyorum.
Dr. Balo bana bir oğlu olduğunu söyledi.
Doktor Balo yine aradı.
Doktor Balo aradı ve.
Seni baloda yalnız bıraktığım için özür dilemek istiyordum.