Примери за използване на Bara на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Çünkü bara girip bir kadını baştan çıkartabileceğimi söyledim.
Artık bara hiç gelmiyor.
Sonra Libya hükümeti tarafından açılmış bara gideceğiz.
Bara gelirken bel çantası takacak kadar taşaklı.
Tatlım, bara gitmek ister misin?
Bir içki içmek için bara uğradığımı söyledim.
Nasıl bir adam bir çocuğu bara ve hipodroma götürür?
Bara gidiyorum koçum.
Bize 20 paund ver, biz de bara gidelim.
Senin bedavaya içki içtiği yere bara, çalışmaya gidiyorum.
Tucker, bara gidiyorum.
Seni Atom Paradjanovun olduğu bara girerken gördük.
Galon istiyorsan, bara git.
Tamam, bu iki siyah adam bara girerler ve barmen görür ki.
Cumartesi günü bir şeyler içmek için bara uğradım.
Sen de onu evlilik yüzüğü olmadan genç kızlara kur yapsın diye bara gönderdin.
Yolun karşısındaki bara.
West Hamlı arkadaşlarıyla sakın seni bara götürmesine izin verme.
Düşünüyordum da belki de bara yatırım yapmalıyız.
Tamam, bara gidelim.