Примери за използване на Bastonu на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kızın Faithin bastonu.
Hanımın bastonu.
Bastonu olmadan zar zor yürüyebiliyor.
Ayrıca bastonu içimi eritse de, lanet ameliyatı yapın.''.
Su bastonu biraz alabilir miyim?
En az Waldo Lydeckerın bastonu ve beyaz karanfili kadar iyi bilinen biri olmuştu.
Topallaması, bastonu hepsi bir kamuflaj Drake.
Bana bastonu ver.
Topallıyor mu peki? Bastonu da var mı?
Kimin bastonu olduğunu biliyorum.
Bastonu temizlemeli ve yolumuza devam etmeliyiz.
Harika bir takım bastonu var.
Bir daha önümde böyle yaparsanız, o bastonu alıp götünüze sokacağım ve içeride kıracağım.
Bastonu omzunda,… kırmızı bir örtüye sarılmış pek kıymetli Clausewitziyle yolda yürüyor!
Bazıları ellerinde pipoya benzer şeyler tutarken, bazılarının bastonu dahi var ve şapka takmışlar.
Bastonumu bana ver, ben de o lânet cenaze törenine gideyim.
Bastonunuzu getirmeye gelmiştim, sizi rahatsız etmeyeyim.
Bastonunu kıçıma sokmakla tehdit etti.
Ama bastonunuzu kanıt olarak almamız gerek.
Bastonumu alabilir miyim?